Beş günlük ofis haftasının sona erdiği ve evden çalışmanın artık kalıcı hale geldiği bir döneme tanıklık ediyoruz. ABD'de ffise geri dönüş (RTO) istatistiklerine bakıldığında, ofislerin pandemi öncesi seviyelerinin sadece yüzde 50'sini gördüğü görülüyor. Bu, ofiste geçirilen gün sayısının yarı yarıya azaldığını gösteriyor. Bu durum, San Francisco, New York, Atlanta, Charlotte, Dallas, Denver ve Philadelphia gibi farklı bölgeleri kapsayan bir trend haline gelmiş durumda. 2023 boyunca, evden çalışma alışkanlığı, farklı coğrafi bölgelerdeki çalışanlar arasında sessizce birleşti.

Evden çalışma seviyeleri, pandeminin başladığı 2020 yılındaki zirve dönemine kıyasla daha düşük olsa da, pandeminin hafiflemesiyle insanlar ofise dönmeye başladı. Ancak evden çalışma oranı hala yüzde 31 ile oldukça yüksektir. Uzaktan çalışma, pandeminin başlangıcındaki yüzde 62'lik orana kıyasla hala oldukça yaygındır.
Evden çalışmanın kalıcılığının altında yatan nedenler arasında ergonomik olarak daha rahat ofis ortamlarının, işe gidip gelme sorunları ve maliyetlerle başa çıkmak isteyen çalışanların beklentileri yer alıyor. Ayrıca, uzaktan çalışma, şirketlere maliyet tasarrufu sağladığı, üretkenliği artırdığı ve kârlılığı desteklediği için, iş dünyasında kalıcı bir değişiklik olarak kabul edilmektedir.
Start-up firmaları da dahil olmak üzere birçok şirket, esnek çalışma yerleri sunarak uzaktan çalışmayı benimsemekte ve bunu kalıcı hale getirmektedir. Teknolojik ilerlemeler ve gelişen yazılım ve donanım, uzaktan çalışmanın artmasını teşvik etmektedir.

Sonuç olarak, evden çalışma eğilimi artarak devam ediyor ve birçok şirket için kalıcı bir düzen haline geliyor. Bu değişiklik, iş dünyası, çalışanlar ve toplum için olumlu sonuçlar doğuruyor. Önde gelen şirketlerin ve girişimcilerin uzaktan çalışmayı benimsemesi, bu trendin gelecekte daha da güçlenmesine katkı sağlayacaktır. Evden çalışma devrimini desteklemeli ve beş günlük ofis haftasının geride kaldığını kabul etmeliyiz.