Türkiye’de iktidar, 2021 yılından beri Türkiye Ekonomi Modeli ya da Yeni Ekonomi Modeli diye tarif edilen bir ekonomi modelini uyguluyor. 2018 seçimleri sonrası ekonomi yönetimi Hazine ve Maliye Bakanlığı adı altında yeniden yapılandırılmış ve bu göreve Berat Albayrak atanmıştı. Albayrak'ın Aralık 2020’deki istifası sonrası yerine Lütfü Elvan getirildi.

Aralık 2021’de ise bu kez Elvan'ın istifası üzerine görevi o dönem Bakan Yardımcılığı görevinde bulunan Nureddin Nebati devraldı.

Bu süreçte Merkez Bankası başkanlığında da üst üste değişimler yaşandı.

Faizleri yükselten son Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal oldu. Ağbal beş aydan az bir süre kaldığı bu görevden Mart 2021’de alındı ve yerine Şahap Kavcıoğlu atandı.

Bazı uzmanlara göre yeni model, Eylül 2021’de Merkez Bankası’nın yüzde 1’lik politika faizi indirimiyle başladı.

Model kapsamında Merkez Bankası takip eden dönemde politika faizini ya düşürdü ya da sabit tuttu.

Ancak 3 Kasım 2022’ye gelindiğinde yıllık enflasyon 24 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 85,51 oranına ulaştı ve bu durum, ortadaki modelin faiz – enflasyon ilişkisi bağlamında daha fazla sorgulanmasına neden oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise eleştirilere karşı “Faiz sebep enflasyon sonuç” tezini sık sık savundu.

Erdoğan, 28 Mayıs seçimlerinden önce CNN televizyonuna verdiği röportajda düşük faiz politikasına devam edeceğini söyledi.

28 Mayıs gecesi yaptığı balkon konuşmasında ise Erdoğan, “Enflasyonun yol açtığı fiyat artışlarından kaynaklanan sıkıntıları gidermek, refah kayıplarını telafi etmek, önümüzdeki günlerin en acil konu başlığıdır. Bunlar laf ola beri gele. Yaparsak biz yaparız. Faiz 8,5… Enflasyon da inecek görürsünüz. Onlar bizimle yarışamaz, IMF’in kapısında nöbet tutarlar” diye konuştu.

Seçim 2018: 24 Haziran gecesi saat saat neler yaşandı? - BBC News Türkçe Merkez Bankası’nın faizle ilgili adımları ne olacak?

Geçtiğimiz hafta sonu açıklanan yeni kabinede; ekonomi alanında kurumsal bağımsızlığı, bütçe disiplinini, ekonomik reformları ve ortodoks politikaları savunduğu bilinen Mehmet Şimşek, Nurettin Nebati’nin yerine Hazine ve Maliye Bakanlığı’na getirildi.

Mehmet Şimşek, Nebati’den görevi devraldığı törende yaptığı açıklamada 'rasyonel politikalara dönüş' çağrısı yaptı:

“Sosyal refahı artıracağız. Bu hedefe ulaşmada şeffaflık, öngörülebilirlik, uluslararası normlara uygunluk temel hedefimiz olacaktır. Türkiye'nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır. Enflasyonla mücadele temel politikamız olacak”.

Şimşek aynı konuşmada, Merkez Bankası ile ilgili olarak ise şu sözleri sarfetti:

"Orta vadede enflasyonun yeniden tek haneye düşürülmesi, öngörülebilirliği artırması, yapısal dönüşümü hızlandırılması ülkemiz için hayati önem taşımaktadır. Uygulanacak maliye politikası ve yapısal reformlarla Merkez Banka'mıza enflasyonla mücadelede destek olmak temel politikamız olacaktır. Bu öncelikler çerçevesinde çalışmalarımızı güçlü bir koordinasyon sağlayarak sürdüreceğiz."

Yeni görevlendirmeler ve bu tür açıklamalar ekonomide yeni bir dönemin başlayabileceğine dair işaretler verirken Erdoğan’ın düşük faiz politikalarını savunan güncel açıklamaları ise ekonominin rotasına dair önümüzdeki dönemle ilgili öngörüde bulunmayı zorlaştırıyor.

Bu manzara içinde, ekonomi politikalarının nasıl ve ne kadar değiştirileceği ve bunun parçası olarak yeni yönetimiyle Merkez Bankası’nın faizler konusunda nasıl bir adım atacağı merak ediliyor.